Samsun’da yaşanan olay, aileleri ve tüm şehri derinden sarsacak ölçüde trajik bir durumu ortaya çıkardı. 4 yaşındaki küçük bir çocuğun akülü arabasıyla oynarken bir havuza düşmesi sonucu hayatını kaybetmesi, çevredeki büyük bir paniğe ve üzüntüye yol açtı. Olay anında bölgedeki halk, çocuğun durumunu 112 Acil Servis ekiplerine bildirdi, ancak ne yazık ki sağlık ekipleri geldiğinde, minik çocuğun hayatını kaybettiğini belirledi. Bu olay, çocuk güvenliği konusunda bir kez daha önemli bir tartışmayı gündeme getirdi.
Olay, Samsun’un Aydınlık Mahallesi’nde meydana geldi. Aile, çocuklarına akülü bir araba alarak dışarıda oynamalarına fırsat tanımıştı. Olay anında çocuğun akülü arabasıyla havuzun yanına gittiği ve dengesini kaybederek suya düştüğü öğrenildi. Ebeveynlerin bir anlık dikkatsizliği, bu korkunç kazanın başlıca sebebi oldu. Olayın ardından komşuları ve çevredeki insanlar hemen çocuğun yardımına koştu. Ancak havuzdan çıkartıldığı sırada çocuğun bilinci kapalıydı. Çözüm için acil yardım ekipleri hemen çağrıldı; fakat çocuğun yaşam mücadelesi, başarılı olamayarak sona erdi.
Çocuğun ailesi, olayın ardından büyük bir yas ve acı içerisindeydi. Gözyaşları içinde, diğer çocuklarının da bu şekilde bir tehlikeyle karşılaşabileceği endişesiyle, aile, çocuk güvenliği alanında gerekli önlemlerin alınması gerektiğini vurguladı. “Bu trajedi bizim için bir uyanış olmalı. Çocukların güvenliği, her şeyden önce gelmeli,” şeklinde bir açıklama yaptı. Çevredekilerin yardımlarıyla, çocuğun acilen hastaneye kaldırılması sağlandı fakat yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
Bu olay, çocuk güvenliği konusunda toplumun daha fazla bilinçlenmesi gerektiğini hatırlatıyor. Akülü arabalar, çocuklar için eğlenceli bir oyuncak olsa da, ebeveynlerin bu tür araçları kullanırken dikkatli olmaları önemlidir. Havuz gibi tehlikeli alanlar, çocukların özgürce oyuna dalmalarına yol açabilecek riskler taşır. Çocukların oyun oynaması, ebeveynlerin bu tür alanlarda sürekli gözlemde bulunmasını gerektirir. Ülkemizde yaşanan bu tür olaylar ne yazık ki yalnızca çocukların yaşamında değil, ailelerin psikolojik durumlarında da uzun süreli etkiler yaratmaktadır.
Uzmanlar, çocukların güvenli alanlarda oynayabilmesi için ebeveynlerin birkaç temel kuralı göz önünde bulundurması gerektiğini belirtiyor. Havuz gibi su kenarlarında, çocukların yalnız başlarına kalmaması ve her an denetim altında tutulması büyük önem taşıyor. Aynı zamanda uygun çocuk ekipmanlarının, oyuncakların ve aktivite alanlarının seçimi de kazaları önleyici bir faktör olarak öne çıkmaktadır.
Samsun’da yaşanan bu talihsiz olay, tüm Türkiye’de ebeveynler için bir hatırlatıcı niteliğinde olmalı. Komşuluk ilişkilerinin güçlendirilmesi, çocukların oyun alanlarının daha güvenli hale getirilmesi ve çocukların güvenliği için toplumsal duyarlılığın artırılması gereklidir. Bu tür trajedilerin bir daha yaşanmaması için devlet ve toplum iş birliği içerisinde, etkin önlemler almalıdır.
Son olarak, böyle trajik olayların ardından, Samsun başta olmak üzere tüm illerde çocuk güvenliği konusunda gerçekleştirilecek toplantıların ve eğitimlerin artacağı, toplumda bu konunun daha fazla gündeme geleceği ve gündelik yaşamda güvenli alışkanlıkların kazandırılacağı umudunu taşıyoruz. Çocuklar, toplumun en değerli varlıklarıdır ve onların güvenliği her şeyden önce gelmelidir.