Yılın en dikkat çekici askeri geçit törenleri, dünya genelinde büyük bir merakla takip edildi. ABD ve Çin, kendi ulusal günlerinde düzenledikleri geçit törenleriyle askeri gücünü sergileyerek global arenada önemli mesajlar vermek için harekete geçti. Bu geçit törenleri, sadece askeri donanım ve tekniklerin tanıtımı olmanın ötesinde; ülkelerin askeri stratejileri, politikaları ve küresel güç dengeleri hakkında da ipuçları sunuyor.
Amerika Birleşik Devletleri’nin buna karşılık olarak gerçekleştirdiği askeri geçit törenleri, adeta bir teknoloji şovu olarak dikkat çekiyor. İleri düzeyde savaş uçakları, askeri araçlar ve yeni nesil silah sistemleriyle donanmış birlikler, modern askeri stratejilerin nasıl şekillendiğini gözler önüne seriyor. Bu yılki törende, özellikle Lockheed Martin tarafından üretilen F-35 savaş jetleri ve çeşitli insansız hava araçları büyük ilgi gördü. Ayrıca, etkinlik esnasında gerçekleştirilen hava gösterileri, askeri birliklerin koordinasyonunu ve sertifikasyonunu da sergiledi.
Geçit törenleri sırasında, Türkiye’de de sıklıkla örneklerine rastlanan büyük askeri yelkenliler ile tanklar, tanklar arasındaki geçişin görsel olarak etkileyici bir şekilde sunulmuş olması dikkat çekti. ABD, bunu sadece bir güç gösterisi olarak değil; aynı zamanda uluslararası tehditlere karşı bir dayanışma ve hazır olma hali olarak konumlandırıyor. Pek çok askeri uzman, bu tür etkinliklerin iç politikada da önemli bir rol oynadığını ve halkın askeri güce olan inancını pekiştirdiğini vurguluyor.
Çin ise geleneksel olarak disiplin ve birlik vurgusu yapan askeri geçit törenleri ile öne çıkıyor. Ülkede gerçekleştirilen son geçit töreninde, Yüz Binlerce askerin katıldığı büyük bir organizasyon, disiplinli yürüyüşleri ve senkronize hareketleriyle dünya çapında ilgi topladı. Çin, bu yıl ilk kez deniz gücüne odaklanan bir gösteri düzenleyerek hem kara hem de deniz kuvvetlerini entegre bir şekilde tanıtmayı başardı. Özellikle denizaltıları ve gelişmiş savaş gemilerini sergileyen Pekin, kıtanın deniz alanlarında güç kazanma taahhüdünü de dünyaya duyurdu.
Askeri geçitlerde ünlü alay ve Bakanların yaptığı kalabalık konuşmalar ile beraber, Çin’in hedeflerine dair net mesajlar vermesi dikkat çekiyor. Bu özellikle, Asya-Pasifik bölgesinde meydana gelen jeopolitik gerginlikler çerçevesinde daha fazla anlam kazanıyor. Uzmanlar, Çin’in bu tür etkinliklerle hem iç politikalarını güçlendirdiğini hem de uluslararası arenada bir güç dengesi kurmaya çalıştığını belirtiyor.
Bu iki büyük güç arasındaki askeri geçit törenleri, sadece o an için bir gösteri olmanın ötesine geçerek, küresel askeri stratejilere ve güç dinamiklerine dair önemli işaretler sunuyor. Bir yandan ABD, yenilikçi teknoloji ve hava gücüyle öne çıkarken; diğer yandan Çin, disiplinli bir ordu yapısıyla birleşik bir güç sergiliyor. İki ülkenin bu tarz gösterimlerinin, önümüzdeki dönemde küresel ilişkileri nasıl etkileyeceği ise merakla bekleniyor. Geçit törenleri, her ne kadar ulusal gururu artıran etkinlikler olarak değerlendirilsin de, dünya barışı ve güvenliği üzerindeki etkileri göz önüne alındığında, sonuçları daha kaygı verici olabilir.
Sonuç olarak, ABD ve Çin’in askeri geçit törenleri arasındaki kıyaslama, yalnızca askeri bir etkinlik olmaktan çıkıp, dünya üzerindeki güç dengelerini ve stratejilerini de bir yansıması haline geliyor. Her iki ülkenin izlediği yollar, hem kendi halkları hem de uluslararası toplum için büyük bir anlam taşıyor. Güç gösterileri, hem iç hem de dış politika açısından stratejik bir öneme sahip olurken, gelecek dönemlerin ipuçlarını da taşıyor.