Son günlerde sosyal medyada hızla yayılan bir video, toplumda büyük bir infial yarattı. İki gencin, "Abinin selamı var" diyerek sokakta bir grup tarafından darp edilmesi ve ardından etek giydirilmesi, sosyal normların ve şiddet algısının sorgulanmasına neden oldu. Olay, hem bir suç unsuru taşıması hem de bireylerin cinsiyet kimlikleri üzerinden alaycı bir tutum sergilenmesi açısından dikkat çekici. Olayın detayları ve bunun toplum üzerindeki etkileri hakkında daha derin bir inceleme yapma gerekliliği doğdu.
Olay, geçtiğimiz Cumartesi akşamı, bir gençlik etkinliğinin düzenlendiği bir bölgede gerçekleşti. Gençlerin eğlendiği bir ortamda, bir grup insan aniden müdahale ederek iki genci hedef aldı. Tanıkların ifadelerine göre, saldırganlar önce "Abinin selamı var" diyerek kurbanlarını çembere aldılar. Gençlerin neye uğradığını şaşırdığı bu anlar, kısa süre içinde şiddetli bir hal aldı. Saldırganlar, gençlerin üzerine yürüyerek fiziksel şiddet uyguladı ve onları zorlayarak etek giydirmekten çekinmedi. Bu durum, özellikle sosyal medya kullanıcıları arasında büyük bir tartışma konusu oldu.
Olayı görenler, gençlerin şoke olmuş hali karşısında ne yapacaklarını bilemediler. Bazı tanıklar, engel olmaya çalışsa da, saldırgan grubun sayıca fazla olması nedeni ile başarılı olamadılar. Olayın bu şekilde gerçekleşmesi, cinsiyet kimliği ve toplumsal cinsiyet normları ile ilgili önemli soruları gündeme getirdi. Sosyal medyada bu olaya dair çok sayıda paylaşım yapılırken, bazı kullanıcılar durumu eleştiri oklarına tuttu. "Cinsiyetçiler şiddeti destekliyor" diyen birçok kişi, bu tür davranışlarla toplumda cinsiyet eşitsizliğinin kökleştiğini savundular.
Bu tür eylemler, sadece bireysel bir saldırı olmanın ötesinde, bir mesaj taşımaktadır. Cinsiyet rolleri üzerinden sert bir biçimde ifade edilen bu mesaj, toplumun normlarını ve değerlerini sarsmayı hedefliyor gibi görünüyor. İnternet kullanıcıları, bu olayın toplumda yarattığı etkiye dikkat çekerek, "Böyle bir muameleyi hak eden kimse yoktur" diyerek pek çok destek paylaşımları yaptı. Bunun yanı sıra, kadın ve erkek eşitliği konusundaki tartışmalar tekrar alevlendi. Saldırının sadece fiziksel bir darp değil, aynı zamanda psikolojik bir sindirme yöntemine dönüştüğü belirtilirken, insanların bu tür şiddet eylemlerine karşı durulması gerektiği savunuluyor.
Birçok insan, bu olayın sadece bir grup gencin başına gelen bir talihsizlik olarak değerlendirilmesini yetersiz buluyor. Bu tür eylemlerin artması durumunda, toplumda ciddi bir sorun olduğuna dikkat çekiyorlar. Kendi kimlikleri üzerinden yargılanan bireylerin, bu tür şiddet uygulamalarına maruz kalmalarının ne denli kabul edilemez olduğunu ifade eden aktivist ve toplumsal farkındalık grupları, olayın hukuk boyutunun da araştırılmasını talep ediyor.
Bu olay, sadece cinsiyet kimliğini hedef alan bir saldırı olmanın yanında, toplumsal yaraların ne kadar derin olduğunu da gösteriyor. İnsanların kimliklerinin neden bu kadar sert bir biçimde sorgulandığı, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ne denli köklü bir sorun olduğu ve bireylerin haklarının nasıl ihlal edildiği üzerinde düşünülmesi gereken bir durumdur. Sonuç olarak, "Abinin selamı var" diyerek gerçekleştirilen bu tür saldırılar, bugünün toplumsal sorunlarının bir yansıması. Her bireyin eşit haklara ve değerlere sahip olduğu bir toplumda, böyle olaylarla karşılaşmak üzücü ve kabul edilemez. Olayın ardından yetkililerin harekete geçmesi ve bu tür şiddet içeren davranışlara karşı sert önlemler alması gerektiği bir gerçek.