Türkiye'nin dış politikasında önemli bir yere sahip olan Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın önümüzdeki günlerde gerçekleştireceği resmi ziyaret ile birlikte yeniden gündeme gelmiş durumda. Bu ziyaret, iki ülke arasındaki ilişkilerin derinlemesine incelenmesi ve gelecekteki işbirliklerinin geliştirilmesi açısından oldukça kritik bir öneme sahip. Peki, bu ziyaretin arka planında neler yatıyor? Türkiye ve BAE ilişkileri hangi aşamada? İşte ayrıntılar...
Türkiye ve BAE arasındaki diplomatik ilişkilerin tarihi, 1979 yılına kadar uzanmaktadır. Ancak son yıllarda özellikle ekonomik ve ticari işbirliklerinin artması, bu ilişkilerin daha da derinleşmesine yol açtı. 2015 yılında imzalanan çeşitli ticaret anlaşmaları ile iki ülke arasındaki ticaret hacmi önemli ölçüde arttı. 2020 yılında Covid-19 pandemisine rağmen BAE, Türkiye’ye yönelik yatırımlarını sürdürmeye devam etti. Özellikle enerji, inşaat, sağlık ve teknoloji alanındaki işbirliklerinin güçlenmesi, iki ülke için de büyük fırsatlar sunmakta. Bakan Fidan’ın ziyareti, bu işbirliklerini daha ileri seviyelere taşıma açısından kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.
Bakan Hakan Fidan'ın BAE ziyareti, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin yanı sıra, güvenlik ve savunma alanlarındaki işbirliklerini de kapsayacak şekilde geniş bir yelpazede planlanmakta. Güvenlik alanında özellikle terörle mücadele ve siber güvenlik konuları ön plana çıkıyor. Ziyaret sırasında, iki ülke arasında karşılıklı yatırımların artırılması ve ortak projelerin geliştirilmesi konularında önemli anlaşmaların imzalanması bekleniyor. Bu noktada, Türkiye'nin yeni yatırımlar için BAE'nin sunduğu teşviklerden nasıl yararlanacağı ve karşılıklı ekonomik ilişkilerin nasıl yapılandırılacağı gündemdeki başlıca konular arasında yer alıyor.
BAE, Orta Doğu'daki en güçlü ekonomik aktörlerden biri olarak öne çıkmakta ve Türkiye ile olan ilişkilerini güçlendirerek bölgesel etkisini artırmayı hedefliyor. Hakan Fidan’ın gerçekleştireceği ziyarette, iki ülkenin küresel piyasalardaki değişimleri dikkate alarak yeni stratejiler geliştirmesi bekleniyor. Ayrıca, enerji alanında özellikle yenilenebilir enerji kaynakları üzerine fikir alışverişinde bulunulması planlanıyor. Türkiye’nin bu alandaki deneyimi ve BAE’nin yatırım gücü, iki ülkenin ortak projelerde nasıl bir araya geleceğini belirleyecek unsurlar arasında.
Son olarak, Bakan Fidan’ın BAE ziyaretinin, Türk iş insanları ve girişimcileri için yeni fırsatlar yaratması bekleniyor. 2024 yılında İstanbul’da düzenlenecek olan uluslararası ticaret fuarında, BAE’nin Türkiye’ye olan ilgisinin artması vurgulanarak, işbirliklerinin güçlenmesi için önemli bir zemin oluşmuş durumda. Ziyaret sonrasında yapılacak anlaşmalar, iki ülkenin ekonomik kalkınma hedeflerine önemli katkılar sağlayabilir.
Sonuç olarak, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın BAE’ye yapacağı bu ziyaret, sadece iki ülke arasındaki ilişkileri değil, aynı zamanda bölgesel istikrarı da etkileyebilecek önemli bir gelişme olarak öne çıkıyor. İki ülke, tarihsel bağlarını güçlendirerek, siyasi, ekonomik ve kültürel alanda daha fazla işbirliği yapma potansiyeline sahip. Yapılacak yeni anlaşmalar ve projeler, Türkiye ve BAE'nin gelecekteki stratejik vizyonlarını destekleyecek ve ortaklıklarını daha da derinleştirecektir.